Bir bilim insanı olan Will, maymunlar üzerinde deney yaparak Alzheimer hastalığına çözüm bulmaya çalışıyor.

Daha ilk cümlede rahatsız oldunuz değil mi?

Bilim insanları ve o ‘ulvi’ amaçları…

Bu amaçlar o kadar önemli ki, her türlü varlık bu amaç uğruna feda edilebilir veya canları yakılabilir.

Yanlış anlamayın, bilim ve bilimin getirilerine saygı duyuyorum ama hiçbir keşif için bir canlının canının yanmasını hele ki alternatifi varken bunun yapılmasını doğru bulmuyorum.

O canlıların kafeslerde tutulup acılar içinde ölmeyi beklemelerini ise hiç doğru bulmuyorum.

Bu konu ile ilgili çok çarpıcı bulduğum ‘Save Ralph’ adında kısa bir animasyon var, izlemenizi şiddetletavsiye ederim.

Filmimize geri dönelim.

Will, deneylerde başarılı olur ve patronlarına bu maymunu gösterip üretim için onay almak ister fakat işler beklediği gibi gitmez. Denek maymunu herkese saldırır ve insanlar İNSANLIKLARINI(!) göstererek maymunu silahla vurarak öldürür.

İnsanlara sorarsanız birçoğu asla bir canlıya zarar vermeyeceğini söyler ama haberlerde telle boğulan kedileri, uyutulup çöpe atılan köpekleri, daha fenası bir insanın üstüne ceket olmuş kürk hayvanlarını görüyoruz.

Ne yapıyoruz biz ve bunları neden yapıyoruz?

Filme devam edelim…

Deney iptal edilir ve tüm denek hayvanlarının uyutulması kararı alınır. Saldırgan maymunun kafesinde yavru bir maymun bulurlar, aslında sadece yavrusunu korumak istemiş…

İnsanoğlu dışında ki canlıların saldırganlaşmak için her zaman geçerli bir nedeni vardır.

Vicdanlı (!) başrolümüz Will, diğer maymunları umursamazken yavruyu evine götürür ve ona Sezar ismini koyar. Sezar’ın annesine verilen ilaçlar gen aktarımı ile Sezar’a geçiyor ve Sezar yaşıtı insan çocuklarından daha fazla zeka belirtisi gösteriyor. Buna rağmen yıllar geçse de evcil hayvan muamelesi görmekten ileri gidemiyor.

Söylemeyi unuttum, Will’in babası da Alzheimer hastası.

Will’in babası kafası karışık bir anında yabancı birinin arabasını kendi arabası olduğunu düşünerek biner ve kaza yapar. Arabanın sahibi onu hırpaladığı esnada ise Sezar olanları görüp Will’in babasını korumak için adama saldırır.

Fark ettiniz mi?

Bir tarafta o çok değerli arabası(!) çizildi diye yaşlı bir adama saldıran İNSAN(!), diğer tarafta ise ailesi olarak gördüğü insanı korumaya çalışan HAYVAN(!)

Ama bilin bakalım ne oluyor?

Sezar, suçlu ve saldırgan bulunup hapishaneden bozma bir barınağa gönderiliyor. Barınakta maymun olduğu için insanlardan, insan gibi davrandığı için diğer maymunlardan işkence görüyor. Will, bu sırada bir yandan Sezar’ı kurtarmaya çalışıyor, diğer yandan Alzheimer ilacı üzerinde çalışmaya devam ediyor. Sezar ise oradan tek başına kaçmanın bir anlam ifade etmediğini fark edince Will’in evinden Alzheimer ilaçlarını çalıp diğer maymunlara veriyor ve tüm maymunlar zekileşip oradan Sezar önderliğinde ormana doğru kaçıyorlar.

Peki daha sonra ne oluyor dersiniz?

Özgürlüğün büyük düşmanı insanlar, maymunlara savaş açıyor.

Bir tarafta özgür olmak, kafeslerde yaşamamak veya ölmemek için savaşan maymunlar, diğer tarafta motivasyonlarının hala ne olduğunu anlayamadığım insanlar…

Sonuç olarak maymunlar, Sezar önderliğinde çalınan özgürlüklerini geri alıyorlar.

Peki sizce bu maymun, en başından beri bahsettiğim muameleleri görmeseydi ve özgürlüğü alınmasaydı film bu şekilde sonuçlanır mıydı? Aslında maymun karakterimiz ile de benzer hayatları yaşamıyor muyuz? Özgürlüğü alınmış ve baskıyla yetişmiş bireyler belli bir evreyi geçtikten sonra asileşmiyor mu? Aynı yeryüzünü paylaştığımız ve aynı oksijeni soluduğumuz can dostlarımıza gerekli saygı gösterilse inanıyorum ki onlarda  kendilerini savunmak zorunda hissetmeyecektir.

Benzer konu da önereceğim diğer filmler:

Save Ralph ( Spencer Susser/2021 )

Okja (Bong Joon-Ho/2017)

Red Dog (Kriv Stenders/2011)

Daha fazlası için Afyonkarahisar'ın haber kaynağı Afyon Baykuş'u takipte kalın!